Kelime Kökeni: Arapça
– Sesin bir yere çarparak geri dönmesi, yankı, aksiseda, akis
– Seda, ses, avaz
Cümle içinde kullanımı: “Sabahın ışıkları ufku aydınlatılırken çobanların topladığı sürülerin sadâ’sı köylüyü uyandırır.”
Kelime Kökeni: Arapça
– Sesin bir yere çarparak geri dönmesi, yankı, aksiseda, akis
– Seda, ses, avaz
Cümle içinde kullanımı: “Sabahın ışıkları ufku aydınlatılırken çobanların topladığı sürülerin sadâ’sı köylüyü uyandırır.”
Kelime Kökeni: Arapça
– Sabahın ilk saatlerinde sağılan süt
– Sabah mahmurluğundan kurtulmak için içilen içki
Cümle içinde kullanımı: “Erken vakitte içtiği sabûh şimdiden zil zurna olmasını sağladı. “
Kelime Kökeni: Arapça
– Çocukluk dönemi, sabîlik
Cümle içinde kullanımı: “Mektebin bahçesini dolduran sabâvetler şen kahkahalarıyla geçmişi özlememize neden oluyor. “
Kelime Kökeni: Arapça
– Aşık olma, aşıklık, aşık kişinin durumu
Cümle içinde kullanımı: “Sabâbet olana kızılmaz yavrum, eninde sonunda herkes bir yüreğe tutulur, tutulur da yanar.”
Kelime Kökeni: Portekizce
– Olanaksıza duyulan büyük istek, imkansız şeylere duyulan heves, arzu
– Kaybedilen, yitirilen şeylere hissedilen hasret, özlem
Cümle içinde kullanımı: “Portekizce saudade; bir zamanlar bize ait olan ama kaybettiğimiz şeylere karşı duyduğumz kavuşma isteğini açıklıyorum. “
Deyim
– Soyu sopu belli olmayan kişi
– Kişiliksiz, serseri
Cümle içinde kullanımı: “Mahalle sapı silik külhan beyleriyle dolmuş taşmış.”
Kelime Kökeni: Japonca
– Japonların Milli Dini karakteridir.
* M.Ö.VII yüzyıla kadar dayanan en eski dinlerden biridir, kurucusunun kim olduğu bilinmemektedir.
Cümle içinde kullanımı: “Budizm, Japonya’ya girene kadar Şintoizm yaygın bir dönemi oluşturuyordu.”
Kelime Kökeni: Arapça
– Sarhoş olma
– Kendinden geçme
– Can çekişme, ölüm anı
Deyim: Sekerât-ı mevt – Sekerâtü’l-mevt
Cümle içinde kullanımı: Sekerat anında soğuk terler döken beden, ruhtan ayrılmamak gayesine düşse de ne fayda.”
Kelime Kökeni: İngilizce
– Yedek teker, yedekte bulundurulan lastik
Cümle içinde kullanımı: “Şehirler arası yolculuklara çıkılmadan önce otomobillerde mutlaka stepne bulundurulması gerekmektedir.”
Kelime Kökeni: Arapça
– Şüphe götürmeksizin ortada olan
– Müspet
Subuti: Varlığı ispat edilmiş olan
Cümle içinde kullanımı: “Allah’ın sübûtî sıfatları şüphe gerektirmek, o ki tektir ve yaratandır.”