Kelime Kökeni: Zarf
– Oldukça tafsilatlı
– Hayli mufassal
– Etraflı
– Ayrıntılı olarak
– Derinlemesine
– Kapsayıcı
Cümle içinde kullanımı: “Fevri davranıp sonradan üzülmek yerine etraflıca düşünüp hareket ediniz.”
Kelime Kökeni: Zarf
– Oldukça tafsilatlı
– Hayli mufassal
– Etraflı
– Ayrıntılı olarak
– Derinlemesine
– Kapsayıcı
Cümle içinde kullanımı: “Fevri davranıp sonradan üzülmek yerine etraflıca düşünüp hareket ediniz.”
Kelime Kökeni: Arapça-sıfat
– Günahtan çok korkan
– Günahtan çekinen
– Günah işlemeyen
Cümle içinde kullanımı: “Hacı dedemiz hayatı boyunca etka, elini harama sürmeyen biriydi.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Hekimler
– Tabipler
– Doktorlar
– Bilge kişiler
Cümle içinde kullanımı: “Etıbbâ insan sağlığını daha iyi hale getirmek için şifa arayan kimselerdir.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Hizmetliler
– Tabi olanlar
– Uşaklar
– Bağlı olanlar
– Hizmet edenler
– Emir altında olanlar
Cümle içinde kullanımı: “Beylerin altında kalan etba köle değildir ancak emre bağlı olarak yaşamaktadır.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Haraçlar
– Rüşvetler
– Müslüman olmayan halktan alınan vergi
– Vergiler
– Yedirimler
Cümle içinde kullanımı: “Osmanlı döneminde alınan etava yalnızca gayrimüslimlerden alınırdı”
Kelime Kökeni: Arapça-ad
– Ürün
– Tahsilat
– Mahsul
– Suya düşmüş ince dal
– Suya düşmüş yaprak
– Kavak ağacı
Cümle içinde kullanımı: “Toprakta kalan etâ kimseye hayır getirmez, çiftçi değerlendirmedikten sonra.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Elbise
– Çamaşır yatak vesair malzeme
– Yük
– Hamule
– Eşya arabası
– Mefruşat ve benzeri ev levazımı
– Cansız nesneler
Cümle içinde kullanımı: “Tüm eşyaları yenileyip evi de baştan ayağa boyattık mı tamamdır.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Yelkenler
– Rüzgar gücünden yararlanılarak su üzerinde giden deniz araçları
Cümle içinde kullanımı: “Eşria denizin mavi rengine doğru açılmaya başladığında dert kalır ne de tasa.”
Kelime Kökeni: Arapça-sıfat
– Çok çirkin
– Yüzgeç
– Yüzücü
– Fena
– Çok güzel olmayan
Cümle içinde kullanımı: “Aynada gördüğün eşna kara vicdanının eseridir.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Haydutlar
– Şakiler
– Yol kesen hırsızlar
– Silahlı soygun yapan kimseler
Cümle içinde kullanımı: “Köylüler bir senedir dağdaki eşkıyaları beslemekten bitip tükendi.”