Kelime Kökeni: Arapça
– Yandaş, destekçi, taraftar, yanlı
– Sıradan, bayağı, pespaye, ayak takımı, amiyane
– Mafsallar, eklemler
Cümle içinde kullanımı: “Çevresine topladığı güruhun hepsi evşâz edilmiş, niyetleri belirli olan kişiler.”
–
Kelime Kökeni: Arapça
– Yandaş, destekçi, taraftar, yanlı
– Sıradan, bayağı, pespaye, ayak takımı, amiyane
– Mafsallar, eklemler
Cümle içinde kullanımı: “Çevresine topladığı güruhun hepsi evşâz edilmiş, niyetleri belirli olan kişiler.”
–
Kelime Kökeni: Fransızca
– Konuşma ve şarkı söyleme anında doğru tonu ayarlayarak sesin yüksekliğini, alçaklığı ve derecesini denetleyebilme, tam sesi verebilme
– Cümlenin yapısına göre kelimelerde, hecelerde ve büyük kelime gruplarında seslerin yükselerek alçalması, dinleyicilere konuşmacı tarafından ses perdesiyle duyguları geçirebilme
Cümle içinde kullanımı: “Sertap Erener’in eğitimli bir ses olduğu şarkı söylerken harika bir entonasyon gösterisi yapmasından belli. “
Deyim
Eyyam: Güzel günler, elverişli vakit, gündüzler
– Hareketlerini ve davranışlarını duruma göre ayarlayarak büyüklere, makamı olan kişilere hoş görünüp yaranan kişi
Cümle içinde kullanımı:“Merak etme o böyle usta bir Eyyam ağası olduğu müddetçe sırtı yere gelmez dört ayak üstüne düşer. “
Kelime Kökeni: Arapça
– Türk soyundan kişiler, Anadolu Türkleri
Cümle içinde kullanımı: “Etrak köküne mensup olan Osmanlı imparatorluğu devrinin en şaşalı dönemini Fatih Sultan Mehmed zamanında yaşamıştır.”
Kelime Kökeni: Arapça
– Al renkli yüz
– Al, kızıl renkteki at
Cümle içinde kullanımı: “Hipodroma çıkan atların çoğu eşkah renkte olduğu gibi asil bir görünüşleri var. “
Kelime Kökeni: Arapça
– Yoğun arzular, şiddetli tutkular, şevkler
– Anat
– Kemik uzaması hastalığı
Cümle içinde kullanımı: “Şair ağdalı bir dille yare olan eşvakını en yoğun şekilde anlatmayı başarmış.”
Kelime Kökeni: Arapça
– Kadirî tarikatına mensup bir kol
Cümle içinde kullanımı: “Osmanlı devleti döneminde en eski tarikatlardan biri olan Kadirîyye silsilesine, Eşrefiyye kolu da intikal etmiştir. “
Kelime Kökeni: Arapça
– Ermiş eren, , evliya, Velî,
Cümle içinde kullanımı: “Konya’ya Ehlullah şehri denirdi eskilerden.”
Kelime Kökeni: Ad
– Cömert olma durumu
– Yardımseverlik
– Eli açık olma durumu
Cümle içinde kullanımı: “Derviş ve evliyalar eryahiyyet sahibi kimselerdir. ”
Kelime Kökeni: Arapça-ad
– Dokuzunca kat gök, dokuzuncu felek, dokuz kat sema
Cümle içinde kullanımı: “Neylerim sen yoksan felekül-eflak’ı, ayrılığa nasıl dayanırım?”