Kelime Kökeni: Farsça
– Çıplak, üryan, cıbıl, cıbıldak, nü
Cümle içinde kullanımı: “Baldırı açık lüç halde sokaklara çıkacak kadar kafayı tırlatmış diyorlar. “
Kelime Kökeni: Farsça
– Çıplak, üryan, cıbıl, cıbıldak, nü
Cümle içinde kullanımı: “Baldırı açık lüç halde sokaklara çıkacak kadar kafayı tırlatmış diyorlar. “
Kelime Kökeni: Arapça
– Kalabalık, topluluk, cemiyet, camia, cemiyet, toplum
Cümle içinde kullanımı: “İslamiyet bayrağını taşıyan lüc ve dindaşlarımız gönül kardeşimizdir.”
Kelime Kökeni: Farsça
– Gözlerin birbirine koşut görme ekseni olmayan, şaşı, ayrı yönlere bakıyormuş gibi görünen gözler
– Gözlerini çarpıtma
Cümle içinde kullanımı: ” Şehla gözleri biraz lûc olsa da yüzündeki masum güzellik tüm kusurlarını örtüyor.”