Kelime Kökeni: Arapça-liyâkat+Farsça-mend, liyâkatmendân çoğul biçimi
– Liyakatli, değerli, erdemli, faziletli, marifetli, hünerli
Cümle içinde kullanımı: “Övmek istemem lakin liyâkatmend bir insan olduğunuz her halinizden belli. ”
–
Kelime Kökeni: Arapça-liyâkat+Farsça-mend, liyâkatmendân çoğul biçimi
– Liyakatli, değerli, erdemli, faziletli, marifetli, hünerli
Cümle içinde kullanımı: “Övmek istemem lakin liyâkatmend bir insan olduğunuz her halinizden belli. ”
–
Kelime Kökeni: Arapça
– Keçe, keçe kumaşı
– Keçi kılının dokunmadan dövülmesiyle oluşan kumaş
Cümle içinde kullanımı: “Çobanın üstündeki libd öyle ağır ve kaba görünüyordu ki nasıl giydiğine şaşırdım.”
Kelime Kökeni: Arapça
– Koltuk yastığı, kırlent
Cümle içinde kullanımı: “Minik çiçek desenle leynetler evimizdeki tek eski şeyler ama bir türlü onları atamıyorum, büyükannem eliyle dikmişti. “
Kelime Kökeni: Arapça-sıfat
– Akıllı, zeki, akil, anlayışlı
– Güzel sözlü, yumuşak konuşan, tatlı dilli, tatlı sözlü, gönül alıcı konuşan
Cümle içinde kullanımı: “İhsan efendi de beni en çok hoşnut bırakan şey lebîk konuşmaları ve ses tonu olmuştur. “
Kelime Kökeni: Arapça
– Yol olmayan, sonu olmayana özgü, ebediliğe ilişkin
Cümle içinde kullanımı:” Vahdaniyet ile lâ-yezâlî insanın doğasının ötesinde kavramlardır. “
Kelime Kökeni: Arapça
– Durmaksızın, hiç ara vermeden, devamlı, sürekli, hep
Cümle içinde kullanımı: “Lâ-yenkati akan derenin kudretli akışı içine düşüneni sularına götürüp uzaklara götürür. “