Kelime Kökeni: Farsça
– Su renginde
– Gökyüzü renginde, mavi, ezrak
Cümle içinde kullanımı: “Âb-gûn ağardığında tüm kötülük ve şeytanlar gecenin karanlığına saklanır. “
Kelime Kökeni: Farsça
– Su renginde
– Gökyüzü renginde, mavi, ezrak
Cümle içinde kullanımı: “Âb-gûn ağardığında tüm kötülük ve şeytanlar gecenin karanlığına saklanır. “
Kelime Kökeni: Arapça
– Memnun olmayan, münasip olmayan, layık olmaz
Cümle içinde kullanımı: ” Tüm bu mala mülke rağmen lâ-yenbagi babamın aklından zoru olmalı. “
Kelime Kökeni: Farsça
– Lale yanaklı, yanağı lale gibi kırmızı olan, pembe yanaklı, al yanaklı sevgili
Cümle içinde kullanımı: “Bir kerecik yüz sürsem lâle-ruh’una, bir kerecik sarsam latif vücudunu ne isterim başka Yaradan’dan. “
Ketum Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça (Eskimiştir)
Ağzı sıkı.
Cümle İçinde Kullanımı:’Böylesine ketum olmanın ne anlamı var sanki’.
Kesif Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça (Eskimiştir)
Yoğun, saydam olan, kalın, sık.
Cümle İçinde Kullanımı:’Bu kesif yağan karın altında üşümemek elde değil’.
Kesafet Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça (Eskimiştir)
Saydam olmama durumu, bulanıklık.
Sıklık, çokluk, yoğunluk.
Cümle İçinde Kullanımı:’Daha önce berrak olan suyun kesafetli hali hepimizi üzdü’.
Kerim Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça (Eskimiştir)
Allah’ın isimlerinden biri.
Cömert, eli açık.
Soylu.
Cümle İçinde Kullanımı:’Bu zamana dek olan tüm uğraşlarımı Allah Kerim diyerek diledim, dua ettim, sadece ondan diledim..’.
Kerh Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça (Eskimiştir)
İğrenme, tiksinme.
Bir işi zorla istemeyerek yapma.
Cümle İçinde Kullanımı:’Giydiği kıyafeti görünce kerh oldum’.
Kayyum Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça (Eskimiştir)
Belli bir malın yönetilmesi veya belli bir işin yapılması için görevlendirilen kimse.
Cami hademesi.
Cümle İçinde Kullanımı:’Ünlü bir mobilya şirketine kayyum atandı’.
Kavi Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça (Eskimiştir)
Güçlü, dayanıklı, zorlu, sıkıca.
Cümle İçinde Kullanımı:’Böylesine kavi bir insanı yıkmaya çalışmak zor olsa gerek’.