Kelime Kökeni: Farsça-husrevân+Arapça-î
– Padişaha yaraşır, hükümdara layık
– Birinci derece, çok iyi, ala, pekiyi
– Bir tür şarap çeşidi
Cümle içinde kullanımı: “Trakya ve Marmara bölgesinde yapılan husrevanî Osmanlı döneminde oldukça tüketilen bir şaraptı. “