Kelime Kökeni: Sıfat-ad
– Damga vurulmuş
– Kızgın demirle vurulmuş
– Yüreği yaralı
– Acılı
– Dağ köylüsü
– Dağda yaşayan kimse
– Dağa ait
Cümle içinde kullanımı: “Dağlı olduğu doğrudur ancak nerde nasıl davranacağını çok iyi bilir.”
Kelime Kökeni: Sıfat-ad
– Damga vurulmuş
– Kızgın demirle vurulmuş
– Yüreği yaralı
– Acılı
– Dağ köylüsü
– Dağda yaşayan kimse
– Dağa ait
Cümle içinde kullanımı: “Dağlı olduğu doğrudur ancak nerde nasıl davranacağını çok iyi bilir.”
Kelime Kökeni: Ad
– Dağlı
– Dağ adamı
– Dağlık yörelerde söylenen türkülerin makamı
– İsyancı
– Azgın
– Dağa ait
Cümle içinde kullanımı: “Kulağıma eskilerden çalınan bir dağinin ahengi geliyor, ne güzel yıllardı.”
Kelime Kökeni: Farsça-kûh+Arapça-î
– Dağ ile ilgili, dağla ilgili, dağa özgü
– Dağlı, dağda yaşayan kimse
– Dışarlıklı kaba kimse, taşralı
Cümle içinde kullanımı: “Şehir hayatında gözünü açan Kûhî olanı küçükser hor görür. ”