Kelime Kökeni: Arapça
– Kitaplar, eserler
– Kitab çoğul biçimi
Cümle içinde kullanımı: “İslamı aydınlatmak, Müslümanlara yol göstermek amacıyla yazılan kütüp benim nazarımda mukaddestir. “
Kelime Kökeni: Arapça
– Kitaplar, eserler
– Kitab çoğul biçimi
Cümle içinde kullanımı: “İslamı aydınlatmak, Müslümanlara yol göstermek amacıyla yazılan kütüp benim nazarımda mukaddestir. “
Kelime Kökeni: Farsça
– Ferahlık, açıklık, revnak, tazelik
Cümle içinde kullanımı: “Eskilerin kaynattığı nane şerbeti mis kokusu ve tadıyla küşâyiş veren bir meşrubattı. “
Kelime Kökeni: Farsça
– Eklendiği kelimeye ‘açan, açıcı’ anlamlarını katarak birleşik söz varlıkları ve tamlamalar oluşturur.
– Dil-küşâ: gönül açan, gönül açıcı
– Dehen-küşâ: ağzını açan, ağız açıcı
Cümle içinde kullanımı: ” Durma bağrını küşâ edip soluğuma yanaş, makber utansın güzelliğinden. “
Kelime Kökeni: Arapça
– Uyuşuk, tembel, gevşek, üşengeç, eringen
Cümle içinde kullanımı: “Hayatımın hiçbir döneminde küsûl bir karaktere sahip olmadım.”
Kelime Kökeni: Arapça
– Gün tutulması
– Güneş tutulması
– Ayın yer ile güneş arasına girerek güneşi kısmen veya tamamen gölgesiyle örtmesi olayı
Cümle içinde kullanımı: “Çocukken hayatta en korktuğum şey küsûf sonrası güneşin kaybolması ve geri gelmeyeceği düşüncesiydi.”
Kelime Kökeni: Farsça
– Açma, fethetme, ilk açılış merasimi, açış,
– Başlatma, başlatma işi
Cümle içinde kullanımı: “Caminin yakınına kurulan medrese dün itibariyle küşâd edip talebe kabul etmeye başladı. “
Kelime Kökeni: Farsça-kûh+Arapça-î
– Dağ ile ilgili, dağla ilgili, dağa özgü
– Dağlı, dağda yaşayan kimse
– Dışarlıklı kaba kimse, taşralı
Cümle içinde kullanımı: “Şehir hayatında gözünü açan Kûhî olanı küçükser hor görür. ”
Kelime Kökeni: Arapça
– Pislik, kötülük, çirkinlik,
– Güzellik karşıtı
– Hüsün karşıtı
Cümle içinde kullanımı: “Neyler bu biçare yüreğim kubûh ile münakaşa edemez, dili lal olmaz mı?”
Kelime Kökeni: Arapça
– Yalan söyleme, uydurma, yalan, kıtır, gerçek olmayan söz, yalan dolan, esası olmayan
Cümle içinde kullanımı: “İnsan bu bir kez dilini alıştırmaya görsün kizib söze, gerçeği balçıkla sıvamaya devam eder. “
Kelime Kökeni: Farsça
– Yaratıcı, Allah, Mevla, Rab, Tanrı
Cümle içinde kullanımı: “Kird-gâr ne eylerse güzel eyler, yeter ki inancını yaralama!”