Kelime Kökeni: Arapça-ebkem+Türkçe-çüş
– Bön
– Ahmak
– Avanak
– Saf
– Budala
Cümle içinde kullanımı: “Ebkemçüş bakmaktan bir türlü uslanmadı, kendisini aşağılamalarına izin veriyor.”
Kelime Kökeni: Arapça-ebkem+Türkçe-çüş
– Bön
– Ahmak
– Avanak
– Saf
– Budala
Cümle içinde kullanımı: “Ebkemçüş bakmaktan bir türlü uslanmadı, kendisini aşağılamalarına izin veriyor.”
Kelime Kökeni: Sıfat
– Avanak
– Ahmak
– Budala
– Şaşkın
– Aptal
– Saf
– Safdil
Cümle içinde kullanımı: “Mevzu biraz karanlık noktalara gittiğinde bön gibi tavırlar sergilemekten pek hoşlanır.”
Kelime Kökeni: Farsça
– Akılsız, ahmak, beyinsiz, ebleh, bön, alık, budala, aptal
Cümle içinde kullanımı: “İstediğin kadar kelam dök, sayfalarca anlat lâde birine nizam öğretemezsin. “