Kelime Kökeni: Farsça
– Su yüzünde yüzen, su üstünde yüzen şey
– Su kabarcığı, su damlası
Cümle içinde kullanımı: “ Yakından bakıldığında âb-süvâr eden bir şişe içindeki yazıyla bize doğru geliyordu.”
Kelime Kökeni: Farsça
– Su yüzünde yüzen, su üstünde yüzen şey
– Su kabarcığı, su damlası
Cümle içinde kullanımı: “ Yakından bakıldığında âb-süvâr eden bir şişe içindeki yazıyla bize doğru geliyordu.”
Kelime Kökeni: Farsça
– Süratli koşan at, at yarışlarında kullanılan koşu atı
– Koşu atını süren kişi
Cümle içinde kullanımı: “Hipodroma getirilen bâd-süvârların kişnemeleri ve tepinmeleri yarışa ne kadar hazır olduklarını resmediyor. “