Kelime Kökeni: Farsça-çengâl
– Demirden asılı büyük kanca
– Kanca
-Ucu eğri demir
– Orman
– Ucu sivri demir
– Pençe
Cümle içinde kullanımı: “Çengelin ucuna taktığımız poşetleri bir koşu al gel.”
Kelime Kökeni: Farsça-çengâl
– Demirden asılı büyük kanca
– Kanca
-Ucu eğri demir
– Orman
– Ucu sivri demir
– Pençe
Cümle içinde kullanımı: “Çengelin ucuna taktığımız poşetleri bir koşu al gel.”
Kelime Kökeni: Farsça- ad
– Orman
– Ağaçlarla örtülü bölge
– Ağaçlar topluluğu
Cümle içinde kullanımı: “Rahmetle buluşan cengel yeniden bolluğuna bereketine kavuşacaktır.”