Kelime Kökeni: Arapça-Farsça
– Bir an, lahza
– Güzellik, cazibe, sabahat, melahat alım, yüz güzelliği, cemal
Cümle içinde kullanımı:” Aynaya düşen nur ânı, kalem gibi çizilmiş kaşlarıyla dünya üzerindeki bir melek gibiydi. “
Kelime Kökeni: Arapça-Farsça
– Bir an, lahza
– Güzellik, cazibe, sabahat, melahat alım, yüz güzelliği, cemal
Cümle içinde kullanımı:” Aynaya düşen nur ânı, kalem gibi çizilmiş kaşlarıyla dünya üzerindeki bir melek gibiydi. “
Kelime Kökeni: Ad, edat
– Beyin, dimağ
– Bellek, zihin
– Zihin açıklığı
– Hatır, hafıza
– İz, alâmet, işaret, nişan
– İki tarla arasında çizilen sınırı belirten ince bir yol veya ince duvar yada çift.
Cümle içinde kullanımı: ” Bir an gelecek her şey silinip gidecek, geriye sadece hatıralar kalacak. “
Lahza nedir?
Kelime kökeni: Arapça eskimiş ve isimdir.
Zamanın bölünemeyecek kadar kısa bir parçası, an.
Göz kırpma, bir bakış atma, en kısa zaman.
Cümle içinde kullanımı:’Küçücük çocuğa lahzayı öğretiyor.’