Kelime Kökeni: Arapça-zarf
– Henüz
– Bugün
– Hala
– Zaman
– İçinde bulunduğumuz an
– Halen
– Şimdiye kadar
Cümle içinde kullanımı: “Elyevm karşımıza çıkmayan bu nahoş konu elbet başımıza bela açacaktır.”
Kelime Kökeni: Arapça-zarf
– Henüz
– Bugün
– Hala
– Zaman
– İçinde bulunduğumuz an
– Halen
– Şimdiye kadar
Cümle içinde kullanımı: “Elyevm karşımıza çıkmayan bu nahoş konu elbet başımıza bela açacaktır.”
Kelime Kökeni: Arapça-sıfat
– En layık
– Pek yakışan
– Daha layık
– Yaraşan
– Çok uygun
Cümle içinde kullanımı: “Ailemiz için elyâk olan çocukların iyi bir terbiye ve eğitim almasıdır.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Lifler
– İplikler
– Lifli maddeler
Cümle içinde kullanımı: “Elyâf yastıkları önce yıkayıp temizledikten sonra kullanalım.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Sancaklar
– Bayraklar
– Semboller
– Simgeler
Cümle içinde kullanımı: “Her ülkenin her toprağın kendine has uhrevi bir elvidesi bulunur.”
Kelime Kökeni: Sıfat
– Yeterli
– Uygun
– Kafi
– Faydalı
– Yararlı
– Müsait
– İşe yarayan
– Ergonomik
Cümle içinde kullanımı: “Bitkilerin yetişip gelişebilmesi için elverişli ortamın sağlanması su götürmez bir gerçektir.”
Kelime Kökeni: Sıfat
– Yeterli
– Kafi
– Faydalı
– Yararlı
– Uygun
– Müsait
– Kifayet
– Liyakat
Cümle içinde kullanımı: “Bir insanın hayallerini gerçekleştirebilmesi için gerekli inanca ve elverişe ihtiyacı vardır.”
– Yetmek
– Kâfi olmak
– Münasip düşmek
– Yarar sağlamak
– Faydalı olmak
– Uymak
– Vaki olmak
– Gerçekleşmek
– Yetecek kadar olmak
Cümle içinde kullanımı: “İyiliğe ve güzelliğe elvermek varken siz kötülüğü seçtiniz.”
Kelime Kökeni: Arapça-ünlem
– Allah’a ısmarladık
– Veda etme
– Ayrılırken söylenen söz
Cümle içinde kullanımı: “Onu son görüşümde bana söylediği tek söz elveda olmuştu.”
Kelime Kökeni: Sıfat ve zarf
– Çeşit çeşit
– Rengarenk
– Türlü türlü
– Renk renk
Cümle içinde kullanımı: “Elvân elvân açmış çiçeklerin mis kokusu buralara kadar geliyor.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Renkler
– Birkaç renk
– Rengarenk
– Alacalı
– Polikrom
– Çok renkli
– Levnler
Cümle içinde kullanımı: “Binbir elvân çiçeğin içerisinde bir huri gibi görünmüyor mu?”