Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Çocuklar
– Evlatlar
– Uşaklar
Cümle içinde kullanımı: “Uzun yıllar önce etfâl küçük yetişkinler olarak anılırdı.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Çocuklar
– Evlatlar
– Uşaklar
Cümle içinde kullanımı: “Uzun yıllar önce etfâl küçük yetişkinler olarak anılırdı.”
Kelime Kökeni: Arapça-sıfat
– Noksansız
– Çok mükemmel
– Kusursuz
– Mükemmel
– Eksiksiz
– Kusuru olmayan
Cümle içinde kullanımı: “Etem bey karanlık günlerin ardından ailesiyle birlikte başka bir şehre taşınma kararı aldı.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Katlar
– Katmanlar
– Tabakalar
– Yemek tepsileri
– Sahanlar
Cümle içinde kullanımı: ” Kalın etbak arasında kalan zarlar bitkinin yaşamasını sağlıyor.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Hizmetliler
– Tabi olanlar
– Uşaklar
– Bağlı olanlar
– Hizmet edenler
– Emir altında olanlar
Cümle içinde kullanımı: “Beylerin altında kalan etba köle değildir ancak emre bağlı olarak yaşamaktadır.”
Kelime Kökeni: Arapça-ad
– Göçmen
– Yabancı
– Topraktan çıkan su sızıntısı
– Ecnebi
– Bigâne
Cümle içinde kullanımı: “Topraklarımızda yaşayan etâvî kendi inancına inanmakta özgür ve hürdür.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Haraçlar
– Rüşvetler
– Müslüman olmayan halktan alınan vergi
– Vergiler
– Yedirimler
Cümle içinde kullanımı: “Osmanlı döneminde alınan etava yalnızca gayrimüslimlerden alınırdı”
Kelime Kökeni: Fransızca-ad
– Kademe
– Aşama
– Merhale
– Bölümlerden biri
– Paye
Cümle içinde kullanımı: “Çalışanlar öncelikle başlangıç etabını tamamlamalı sonrasında mülakata girmelidir.”
Kelime Kökeni: Arapça-ad
– Ürün
– Tahsilat
– Mahsul
– Suya düşmüş ince dal
– Suya düşmüş yaprak
– Kavak ağacı
Cümle içinde kullanımı: “Toprakta kalan etâ kimseye hayır getirmez, çiftçi değerlendirmedikten sonra.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Yaşlılar
– Şeyhler
– İhtiyarlar
– Faniler
– Yaşlı adamlar
– Kocamışlar
Cümle içinde kullanımı: “Köydeki eşyah kahvehanede oturur bir sigara yakıp hasbihal eder.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Elbise
– Çamaşır yatak vesair malzeme
– Yük
– Hamule
– Eşya arabası
– Mefruşat ve benzeri ev levazımı
– Cansız nesneler
Cümle içinde kullanımı: “Tüm eşyaları yenileyip evi de baştan ayağa boyattık mı tamamdır.”