Kelime Kökeni: Arapça-sıfat
– Yabancı
– Misafir
– Taşralı
– Hükmi kimse
– Başka milletten olan
– Bigâne
Cümle içinde kullanımı: “Ecnebî birine aşık olmuş ona inanıp memleketinden çok uzaklara gitmiş.”
Kelime Kökeni: Arapça-sıfat
– Yabancı
– Misafir
– Taşralı
– Hükmi kimse
– Başka milletten olan
– Bigâne
Cümle içinde kullanımı: “Ecnebî birine aşık olmuş ona inanıp memleketinden çok uzaklara gitmiş.”
Kelime Kökeni: Farsça
– Bildik olmayan
– Yabancı
– Yad
– El
– Ecnebi
– Tanınmayan
– Bilinmeyen
Cümle içinde kullanımı: “Bî-gâne olan kişileri aile sırlarımıza dahil etmekten kaçınır sorunlarımızı kendi içimizde çözmeye uğraşırız.”
Kelime Kökeni: Ad
– Bir tür çayır otu
– Yabancı
– Çarpık
– İstisna
– Ters, aksi
-Ayrıklık
Cümle içinde kullanımı:” Ayrık otu gibi her yerden çıkıyor bu musibet karşımıza!”