Kelime Kökeni: Arapça-zarf
– Sonra
– Müteakiben
– Aksi halde
– Daha ileri ki bir zamanda
Cümle içinde kullanımı:” Bâ’de gelen vuslatta ikiyi bire eksilten bir yan bulunamaz.”
Kelime Kökeni: Arapça-zarf
– Sonra
– Müteakiben
– Aksi halde
– Daha ileri ki bir zamanda
Cümle içinde kullanımı:” Bâ’de gelen vuslatta ikiyi bire eksilten bir yan bulunamaz.”
Kelime Kökeni: Farsça
– İlahi aşk
– Hamr, şarap
– Mey
– Alkollü içki
– Sarhoşluk veren içki
Cümle içinde kullanımı:” Rüyalarında bâde için ozanlar nasıl aşıklık mertebesine ulaşıyorsa bende sevdan yolunda kendimi harap etmeye razıyım.”
Kelime Kökeni: Farsça
– Nefes, soluk
– Bade, şarap, içki
– Rüzgar, esinti, meltem, yel
– Hava
– Olsun anlamında kullanılan söz
Cümle içinde kullanımı:“İçimi yalayıp geçen bâd şahidim olsun bu can ben de durdukça hükmünü yadırgamayacağım.”