Ecnâs Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad – Türler – Çeşitler – Neviler – Cinsler – Soylar – Kökler Cümle içinde kullanımı: “Köpeklerin ecnâsı kurtlara dayanır derler.”
Ecdâs Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad – Mezarlar – Kabirler – Gömütler – Makberler Cümle içinde kullanımı: “Bedenlerimizi saran ecdâs bizi ölümle kutlayacak.”
Ebras Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-sıfat – Miskin hastalığına yakalanmış olan – Vücudunda yer yer beyaz leke bulunan – İnsan derisinin rengini değiştiren hastalık ismi – Cüzzam Cümle içinde kullanımı: “Melun hastalıklardan birisi olan ebrasa yakalanmış diyorlar.”
Ebhâs Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad – Bahisler – Gözünün üstünde veya altında et olan – Konular – Sözler Cümle içinde kullanımı: “Kendi aranızdaki ebhâs ne yazık ki bir senet koruyuculuğu taşımıyor.”
Ebâlis Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad – Şeytanlar – İblisler – Hannaslar Cümle içinde kullanımı: “Ebâlis fitnesine kanıp yalanlarla kendine bir kök kurarsan buna bir tek sen inanırsın.”
Dürûs Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-ad – Dersler – İbretler Cümle içinde kullanımı: “Mektep ve dürûs nasıl gidiyor önce bir izahat ver bakalım. “
Dûr-nüvîs Nedir? Kelime Kökeni: Farsça-sıfat – Telgraf – Uzağı yazan – Belirlenmiş işaretleri iki merkez arasında yazılı haberlerin ve belgelerin iletişimini sağlayan araç Cümle içinde kullanımı: “İletişimin tarihinde en büyük icatlardan biriside Dûr-nüvîs’tür.”
Divân-ı Hâss Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-tamlama – Padişahın başkanlık ettiği meclis – Özel divan – Osmanlı padişahlarının birebir katıldığı özel güvenlik kurulu Cümle içinde kullanımı: “Ancak devletin güvenliğini ve nizamını tehdit eden durum ve olaylarda Divân-ı Hâss toplanırdı.”
Deyyûs Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-ad – Karısının kötü davranışlarına, iffetsizliğine göz yuman kimse – Karısı tarafından aldatılan kimse Cümle içinde kullanımı: “Ulan deyyûs, sen önce kapalı gözlerini açta etrafa bir bak.
Dest-res Nedir? Kelime Kökeni: Farsça-ad – Elerme – Kuvvet ve zenginlik – Elini yetiştiren – Emeline ulaşan – İstediğini elde eden Cümle içinde kullanımı: “Zalimler dest-res olandır, iyilik sahibi olan hep acıyla sınanmıştır.”