Kelime Kökeni: Arapça-tamlama
– Olabilirlik çerçevesinde, büyük bir ihtimalle, büyük olasılıkla
Cümle içinde kullanımı: “Ağleb-i ihtimal kusursuzluk sadece Tanrıya aitti, biz ademoğlu kusrumuz ile doğduk.”
Kelime Kökeni: Ad
– Ağza kapatılan kapak
– Nefesli çalgılarda ağza gelen bölüm ve bölüme takılan alet
– Huysuz ve ısırgan hayvanların ağzına takılan kafes
– Kuyu bileziği
– Ucuna sigara takılarak için araç
Cümle içinde kullanımı: ” Klarnetine ağızlığı takıp çalmadan önce derin bir nefes çekti içine. “
Kelime Kökeni: Ad
– Yüzde yemek yemeğe, soluk alıp vermeye yarayan organ
– Ses çıkarmaya, konuşmaya yarayan boşluk
– Çıkış yeri
– Nehir ve akarsuların döküldüğü yer, munsap, kavuşan
– Kesici aletlerin keskin yanı
– Yöresel dil kullanımı, şive
– Yeni doğum yapmış inekten sağılan ilk sütün adı
– Liman, körfez ve koyların açık yanı
– Yolların birleştiği yer, kavşak, düzeydeş geçit
– Üslup, konuşma biçimi
Cümle içinde kullanımı: ” Yarım ağız bir teşekküre koca bir evliliği sığdırıp bavulunu alıp gitti, terk edilmek bu kadar kolaydı işte.”