Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Hedefler
– Nişan alınan yerler
– Maksatlar
– Gayeler
Cümle içinde kullanımı: “İnsanlar ehdâf ve inançları sayesinde yaşama tutunurlar.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Hedefler
– Nişan alınan yerler
– Maksatlar
– Gayeler
Cümle içinde kullanımı: “İnsanlar ehdâf ve inançları sayesinde yaşama tutunurlar.”
Kelime Kökeni: Arapça-sıfat
– Ehven
– Daha hafif
– Çok hafif
Cümle içinde kullanımı: “Yorganın kış ayında ehaf olursa hastalıkla dost olursun.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Cifeler
– Laşeler
– Kokmuş etler
– Leşler
Cümle içinde kullanımı: “Etraf ecyâf dolu sanki kokudan nefes alınmıyor.”
Kelime Kökeni: Arapça-ad
– Kof
– İçi boş
– Çok cahil
– Ortası boş
– Kovuk
Cümle içinde kullanımı: “Ağacın içi ecvef çıktı bir işe yaramaz artık.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Sefiller
– Cilfler
– Yoksullar
– Alçaklar
Cümle içinde kullanımı: “Bir ülkede eclâf sömürülüyorsa orada adalet ve eşitlik bulamazsın.”
Kelime Kökeni: Farsça-sıfat
– Dokunaklı
– Yürek yakıcı
– Acıklı
– Yüreği delen
– Müessir
– İnsanın içine işleyen
Cümle içinde kullanımı: “Dil-şikâf lakırdıların şu an için bir önemi olmamakla birlikte gözyaşlarınızı boşuna harcamayınız.”
Kelime Kökeni: Arapça-sıfat
– Tef çalan
– Tef çalan kimseye verilen isim
Cümle içinde kullanımı: “Bizim köyde şimdilerde rahmetli olan bir deffâf vardı, düğünlerin tek eğlencesiydi.”
Kelime Kökeni: Arapça-ad
– Savuşturma
– Savma
– Uzaklaştırma
– Öteye itme
– Kakma
– Tef
– Celb karşıtı
– Uzaklaştırmak
Cümle içinde kullanımı: “Düğünlerde def çalmakta ustadır, bu sebeple her düğüne çağırırlar.”
Kelime Kökeni: Arapça-ad
– Sultan Mecid zamanında İstanbul’da yaptırılmış okul
Cümle içinde kullanımı: “Dârü’l-ma’ârif görselinin olduğu kitapcığı bana uzatır mısın?”