Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Düz satıhlar
– Tablolar
– Levhler
– Safihalar
– Resimler
Cümle içinde kullanımı: “Ressamın elvâhını iyice incelerseniz ruh halinin ne kadar gelgitli olduğunu anlarsınız.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Düz satıhlar
– Tablolar
– Levhler
– Safihalar
– Resimler
Cümle içinde kullanımı: “Ressamın elvâhını iyice incelerseniz ruh halinin ne kadar gelgitli olduğunu anlarsınız.”
Kelime Kökeni: Ad
– Kardeş karılarının her biri
– Kadının kaynının zevcesi
Cümle içinde kullanımı: “Cümle alem bilir ki bu iki elti birbirine düşmandır asla geçinemezler.”
Kelime Kökeni: Arapça-sıfat
– Daha latif ve daha hoş olan
– Lütuflar
– İyi muameleler
– İyilikler
– Nezaketler
Cümle içinde kullanımı: “Bizler sizin eltafa nail olabilecek ne yapmış olabiliriz ki.”
Kelime Kökeni: Ad
– Elinin emeği
– Elinin kazancı
Cümle içinde kullanımı: “Koca kadın elinin suyuyla evi geçindirmeye çalışırken sen aylaklık ediyorsun.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Lehçeler
– Diller
– Diyalektler
– Bölgesel diller
Cümle içinde kullanımı: “Dünya üzerinde tüm elsüne sahip kimse yoktur.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Lisanlar
– Diller
– Diyalektler
– Lehçeler
– Konuşma diller
Cümle içinde kullanımı: “Yabancı elsine çalışmalı dilini biraz geliştirmelisin.”
Kelime Kökeni: Arapça-sıfat
– Çok güzel konuşan
– Düzgün konuşan
– Fasih konuşan
Cümle içinde kullanımı: “Toplantıda elsen biri olacaksa dinleyiciler güzel vakit geçirir.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Hırsızlar
– Soyguncular
– Arakçılar
– Uğrular
Cümle içinde kullanımı: “Mahpusa düşen elsâs kolay kolay akıllanmaz, elini durdurmaz.”
Kelime Kökeni: Sıfat
– Divan duran
– Hizmete hazır
– El pençe divan
– Aşırı saygı göstererek
Cümle içinde kullanımı: “Misafirlerin karşısında el pençe duran çocuğun gözlerinde gördüğüm korku beni çok endişelendirdi.”
Kelime Kökeni: Farsça-ad
– Billûr
– Kristal
– Elmas gibi yontulmuş olan makbul bir cam
– Cam keskisi
– Kesme cam
– Cevher
Cümle içinde kullanımı: “Elmastıraş gibi eindeki hamuru iki saattir evirip çeviriyor.”