Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Dikenler
– Kemik uzaması
– Şevkler
– Tutkular
– Arzular
– Diken
Cümle içinde kullanımı: “Gülün eşvakı varsa aşığında derdi vardır ikisine de katlanmak gerekir.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Dikenler
– Kemik uzaması
– Şevkler
– Tutkular
– Arzular
– Diken
Cümle içinde kullanımı: “Gülün eşvakı varsa aşığında derdi vardır ikisine de katlanmak gerekir.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Sınıflar
– Takımlar
– Esnaflar
– Neviler
– Fırkalar
– Çeşitler
– Truplar
– Ekipler
– Gruplar
Cümle içinde kullanımı: “Halk arasında belli başlı eştat yoksullar için aralarında yardım toplamışlar.”
Kelime Kökeni: Arapça-ad
– Güneş ayının yirmi altıncı günü
– Bu güne bağlı olan melek
– Zerdüşt’ün kendisine indiğini iddia ettiği Zend’de bir surenin adı
Cümle içinde kullanımı: “Eştad kelimesinin birçok manası varken kişi nasıl anlamlandırmak istiyorsa öyle kullanıyor.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Şaraplar
– İçecek şeyler
– Meyler
Cümle içinde kullanımı: “Günahkarların akıttığı eşribe sarhoş edip yoldan çıkartır.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Yelkenler
– Rüzgar gücünden yararlanılarak su üzerinde giden deniz araçları
Cümle içinde kullanımı: “Eşria denizin mavi rengine doğru açılmaya başladığında dert kalır ne de tasa.”
Kelime Kökeni: Ad
– Kutlu ve hayırlı zaman veya an
– Bir iş için en uygun zaman
– Bir kimsenin uysallık gösterdiği zaman dilimi
Cümle içinde kullanımı: “Patronu zam vermeye ikna etmek için eşref saatini beklemek lazım.”
Kelime Kökeni: Arapça-sıfat
– Onurlu
– Saygın kimse
– En şerefli
– Muhterem
– Onurlu kimse
– Saygıdeğer
Cümle içinde kullanımı: “Lafı dinlenen eşref kimselerden birini bulup gelmek lazımdı.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– İzler
– Nişanlar
– İşaretler
– Alametler
– Şartlar
Cümle içinde kullanımı: “Kraliyet eşratına sahip olanlar her zaman ayrıcalıklıdır.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Kötüler
– Ahyar karşıtı
– Şer kimseler
– Fena kimseler
Cümle içinde kullanımı: “Elini kana bulayan eşrar ancak ölümün soğuk nefesini kendi ensesinde hissettiğinde imana gelir.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul ad
– Arkadaşlar
– Dostlar
– Ortaklar
– Şerikler
Cümle içinde kullanımı: “Malın sahibi olan eşraklar aralarında anlaşarak uygun bir fiyat bulacaklar.”