– Hiçbir şey yemeden durmak.
– Bir parça yiyecek bile ağzına atmamak.
Cümle içinde kullanımı: ” Tüm gün boyunca ağzına bir şey koymadı bizim akıllı sonrada hastalanıp hastanelere düştü.”
– Hiçbir şey yemeden durmak.
– Bir parça yiyecek bile ağzına atmamak.
Cümle içinde kullanımı: ” Tüm gün boyunca ağzına bir şey koymadı bizim akıllı sonrada hastalanıp hastanelere düştü.”
– Birini tatlı tatlı vaatlerle oylamaya çalışmak kandırmak.
– Bir kimseye çeşitli hediyelerle belli bir süre kandırmak, oyalamak.
Cümle içinde kullanımı: ” Ağızına bir parmak bal çalan insanlardan uzak durmayı ne zaman öğrencen ya..“
– Bir konu hakkında ufak tefek çıkar karşılığı susmasını sağlamak.
– Aşağılık birini, küçük bir çıkar karşılığında susturmak.
Cümle içinde kullanımı: ” Ya şunun ağzına bir kemik atta sussun duymak istemiyorum çenesini.”
– Ağzını Aramak.
– Belli bir konu hakkında bilgi almak için karşındakiyle konuşup bilgi almaya çalışmak.
– Öğrenmek istediği şeyi doğrudan sormayarak dolaylı yollardan öğrenmeye çalışmak.
Cümle içinde kullanımı: ” Her dakika ağzına bir ip ölçmeye çalışıp duruyor.”
– Karşı bir dönüt vermesini engellemek.
– Cevap vermesine olanak vermeden zorla.
Cümle içinde kullanımı: ” Ağzına basa basa söylüyorum bir daha bana karşı gelme.”
– Güzel ve kusuruz bir şekilde konuşarak karşısındakini kendini dinletmek.
– Konuşma yaparken dinleyenleri kendine hayran etmek.
– Konuşurken herkesin ne söyleyeceğini dört gözle beklemek.
Cümle içinde kullanımı: ” Geçen gittiğimiz sunumdaki adam nasıl herkese ağzını baktırdı öyle.”
– Karşısındaki kişiyi sıkılmadan seve seve ve dikkatlice dinlemek.
– Birinin ne diyeceğine beklemek.
– Birinin söylediği şeye göre hareket etmek.
Cümle içinde kullanımı: ” Öğretmenlerinin ağzına bakıyordular ne derse desin istisnasız dinliyordular.”
– Çok fazla iyi konuşan; her şeyin sorunsuz ilerleyeceğine olumlu sonuçlarla sonuçlanacağını ballandıra ballandıra anlatmak.
Cümle içinde kullanımı: ” Onlayken mutsuz olmak mümkün mü? Ağzına bakan yokluk görmez yemin olsun.”
– Bahsedilen kişiyi saygı, hürmetle anmak.
– Bahsi geçen kişi hakkında konuşurken iyi ve güzel şekilde konuşmak.
Cümle içinde kullanımı: ” O geçirdiğin ismi ağzına aptesle al bundan sonra yoksa fena olay çıkar.”
– Birinin eğimini desteklemek, destekte bulunmak.
Cümle içinde kullanımı: ” Onun söylediği her şeye her kelimeye ağzına ağız vererek katıldı.”