Kişinin elde etmek isteyip edemediği şeyi kötülediği anlamına gelir.
Cümle içinde kullanımı: Ne zamandır bu tabloyu istediğini bildiğim halde beğenmiyormuş gibi yapıyor, kedi uzanamadığı ciğere pis dermiş.
Kişinin elde etmek isteyip edemediği şeyi kötülediği anlamına gelir.
Cümle içinde kullanımı: Ne zamandır bu tabloyu istediğini bildiğim halde beğenmiyormuş gibi yapıyor, kedi uzanamadığı ciğere pis dermiş.
Herhangi bir işte yetki kime verildiyse, kimin sözü geçiyorsa son söz onundur. Söz onda biter.
Cümle içinde kullanımı: “Karşı çıkamayız onun emri böyle. Mühür kimde ise Süleyman odur.”
– Misafir gittiği evde güzel, bol çeşitli yemeklerle karşılanmak isteyebileceği ama ev sahibinin sadece evde olan şeyleri ikram edebileceği anlamına gelir.
Cümle içinde kullanımı: “O adamın gittiği evlerde yemek olarak beklentisi hep yüksekti ama bilmiyor ki misafir umduğunu değil bulduğunu yer.”
– Bir malda önemli olan şey o malı sahibin yiyebilmesi, işe yaramasıdır.
Cümle içinde kullanımı: “Benim için malda önemli olan onu yiyebilmemdir. Çünkü malın iyisi boğazdan geçer.”
– Mal canımızdan bir parça gibidir. Mala zarar geline canına zarar gelmiş gibi üzmek anlamına gelir.
Cümle içinde kullanımı: “Telefonu kırılınca çok üzüldü, tabi mal canın yongasıdır.”
– Zarar, acı görmemiş hiçbir insan olmadığı anlamına gelir.
Cümle içinde kullanımı: “Ya üzülme herkes bu yollardan geçti, balta değmedik ağaç olmaz.”
– Kızmanın, bağırıp çağırmanın insanı rahatlattığı anlamına gelir.
Cümle içinde kullanımı: Sinirimi attıktan sonra sonra çok rahatladım, ne demişler, öfke baldan tatlıdır.
– Her insanın kendine has bir çalışma stili olduğu anlamına gelir.
Cümle içinde kullanımı: “Sen bu işi kendi kafana göre yap, her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır.”
– Herkesin kendi evine, etrafına sözü geçer anlamına gelir.
Cümle içinde kullanımı: “Hop ağır ol, burası senin oralara benzemez herkes evinde ağadır.”
– Korktuğumuz her şeyin aslında sanıldığı gibi tehlikeli olmadığı anlamına gelir.
Cümle içinde kullanımı: “Ben sana demiştim, her taş baş yarmaz diye, kendini boşu boşuna korkuttun.”