Etiket arşivi: Serbest şiir

Seveyim mi,  Sevmeyeyim mi? 1

Seveyim mi,  Sevmeyeyim mi?

Beni bu karmaşadan kurtar lütfen,

Sen karşıma çıktığın anda çözülür dilim.

Kalbimden kalbine altın bir el uzanır.

Lütfen söyle bana, seveyim mi?

 

Yalan söylemiyorum, aşkım bende henüz taze bir çiçek,

Taç yaprakları gözlerinin elâsıyla aynı renk!

Gözlerini sakınma benden, yolumu aydınlat.

Seveyim mi, sevmeyeyim mi?

 

Yüreğim yüreğini tanır telaş etme,

İlk kez karşılaşıyormuşuz gibi titrer ellerim.

Bana söyler misin, aşkın neresinden geliyorsun.

Memleketim olur, sever misin beni?

 

Mazur gör toyluğumu, senden önce böyle değildim.

Kalbim göğüs kafesime çarpmazdı.

İnancım hayallerimden büyüktü, ta ki seninle çarpışıncaya kadar.

Yüreğinin yolunu göster bana.

 

 Seveyim mi, sevmeyeyim mi?

Hayallerimizi ortak bir hayata sokalım.

Ne sen ayrı, ben gayrı kalmayalım.

Lütfen söyle bana seveyim mi, sevmeyeyim mi?

-Semra Şenol

Çapraz Bağlarımdan Sev 2

Çapraz Bağlarımdan Sev

Çapraz Bağlarımdan Sev

Dur, bu kadar acele etme.  Seni seveceğime söz veremem, ancak kalbini kırmayacağımı söyleyebilirim.  Bana gücenmeden önce söyleyeceklerimi bir dinlemelisin. Aşikâr olanı kimseden saklayacak halim yok, ben hayalindeki kusursuz sevgili değilim.

Nazik sözlerimin etkisinde kaldığını görebiliyorum, fakat bundan daha fazlasıyım.  Gelgitlerimi fark edemiyorsan iyice yanıma sokul, bir yanımın ne kadar asi ve bıçkın, diğer yanımınsa karamsar bir duygusallıkta olduğunu görebilirsin.

Bu bile seni ikna etmiyorsa düşüncelerime sız.  Evet, benim dünyam hissettiklerimden öte realist düşüncelerimin doğduğu zihnimde canlanıyor.  Ben sadece dış görüntüsü cafcaflı bir hediye paketi değilim.  Kötü sürprizler barındıran, yeri geldiğinde hıçkıra hıçkıra ağlayan, yolunda gitmeyen durumlarda karalar bağlayıp oturacak kadar gerçekçiyim.

Toz pembe hayallerinde formunu verdiğin o gösterişli kişi asla vazgeçmeyen, tuttuğunu koparan birisi.  Kokusunun mükemmel, sözlerinin hep büyüleyici olduğundan eminim.  Ama o kişi ben değilim! Her şeyi bir kenara bırak ellerimin ne kadar sert ve pürüzlü olduğunu gör, dilim bile ortamını bulduğunda jargonunu değiştiriyor.

Bana kalıbını bulduğunda şeklini alan bir su gibi bak, ruh halime göre bazen çağlıyor kükrüyor, bazen de ölü bir deniz gibi sakin ve sıkıcı oluyorum.  Beni seveceksen gözlüklerini çıkarıp bak yüzüme, olmadığım birinin kıyafetini giymemi bekleme.

Karmaşık iç içe geçmiş çapraz bağlarımdan tutup çözmeye kalkışma, bir bütün olduğumu kabullen.  Söz vermiyorum, içimdeki günü birlik yalnızlığa dokunduğunda seveceğim seni…

 

-Semra Şenol

 

Bir kadın nasıl sevilir asla bilemeyeceksin! 3

Bir kadın nasıl sevilir asla bilemeyeceksin!

Bir kadın nasıl sevilir asla bilemeyeceksin!

Geçsin artık tüm dertlerin.  Boğazına dayanan dirsekten kurtuluyorsun, haydi gülümse. Nasıl olsa hasretle beklediğin günün şafağındasın. Sağ yanından vuran gururunu çiğneyemediğin gibi korkak yüreğini tebrik et.  Kör olasıca fedakârlığıma daha fazla direnmeyeceğim.

Gece gerdanıma astığım sevgimi avutmaktan yorgun düştüğümden, gözlerime asılan yaşları helal etmem.  Münferit aldanışımı, mermi gibi alnıma vurduğuna göre çokta üzülmeyeceksin.  Sevinebilirsin.

Bir kadını tamda can evinden vurmayı başarabildin.  Yıkılmaz sandığı duvarları yerle yeksan edip, sarsılmaz güvenini havaya uçurdun. Omuzlarına takılan apoleti kim sen kadar hak edebilir? Göğsünü kabarta kabarta gez.  Bu şafak vaktinde muzaffer başarını kutla.

İçerler miyim sanıyorsun?

Yüzümdeki hüzün seni yanıltmasın, üzüntüm haysiyetimden gelir. Önünde ağlamayışımın sebebi de budur, yoksa yatağıma aldığın ihanetin başka tecellisi de olurdu. Şükret ki; ne kendimi ne de kadınlık gururumu ayaklar altında ezemeyecek kadar değerliyim.

Fakat sen bir insanın en düşük mertebesinde, yozlaşmış erdemlerinde yalpalaya yalpalaya yürüyeceksin.  Bir kadın nasıl sevilir asla bilemeyeceksin!

Aldatılan kadın değildir, erkeğin ruhunu satmasıdır bunu da çok sonra fark edeceksin. İşte ben o vakit üzüleceğim.  Bir zamanlar sevdiğim adamın ruhu ortalıkta pespaye şekilde dolaşırken, utancımdan yerin dibine gireceğim.

Bir kadını sevmeyi bilmeden ölme!

Ancak, ihanetin hep karşında dursun.  Elinin kiri yıkamayla çıkmasın ki o kadına dokunama.  Tek temennim bu, ağır mı senin için? Yoksa bu kadarıyla kahrolmayacak kadar düzleşti mi sırtın, onu da kadere bırakalım.  Yaşattığını yaşamadan ehli dünyayı terk edeme….

 

-Semra Şenol

 

 

Can Yongam 4

Can Yongam

Can yongası nedir bilir misin? Candan, yürekten kopan pare demektir.  Sen benim vücuttan öte ruhumdan, beden kimliğimden öte içimden kopan en değerli parçamsın.

Sana böyle seslenmeyi öyle çok isterdim ki; Can yongam nasılsın, Rabbim ne gönlüne ne de ayağına taş değdirmesin diye.  Eski kafalıyım mazur gör, ben şimdiki neslin adamı değilim. Kaybetmekten korka korka severim, bir yanım yarım kalır diye tereddüt etmem.

Can koyarım ortaya.  Göğsümü siper ederim aşkın zorluğuna, başımı taştan taşa vursam da kalbimi çıkarır veririm eline.  Onu alıp çöpe atsan da, incitip ayaklar altına alsan da ah etmem sana.  Ben gördüğümü bilir, anamın öğrettiği gibi baş tacı ederim seni.

Var sen bilme kıymetimi.  Ne olacak, yine severim ben seni.

Sevmekten kim gocunur?

Kim usanır geri çevrilmekten, kim serzeniş eder?

Çiçek gibi sularım aşkımı, pencere kenarlarına koyarım gün ışığına değsin de yaprakları renk bulsun diye.  Canıma, sineme üflenmişsin bir kere ne yapsam az kalır. Yalnızlığımı kaldırıp atsam kolum mu yorulur?

Hayır.  Ben sana baktıkça doyarım, gücümü tazelerim gamzelerinin çukurunda.  Feryat figan yerlerde sürümem gönlümdeki mabedini. Varsın adımız vuslat soyadımız hasret olsun denerim, her zaman çabalarım, bir çaresini bulana kadar hep sana adanırım.

Canımın yongasını koparıp atmam.

Birlikte yaşlanma hayaliyle ben hep seni severim.  Sen başka birinde bulsan da aşkı, andım olsun ki ah etmem.  Rahatsız etmem, çıkmadan karşına uzaktan severim seni.  Her duamda mutlu olmanı yakarırım Rabbime, kalbinin kanatları kırılmasın diye.

Aymaz kalbime gelince ona haddini bildirir, sana yük olmasın diye salık verir dururum.  Ben seni sevdim, seviyorum diye mecbur kalma. Kimse yüreğine düşen ateşi seçmez ya, yüreğime düştün diye mesul tutmam seni.   Varsın bir arada olduğumuz bir gün olmasın, sen başka bahçe de gül aç.

Sen gül açtıkça ben bülbül olur, kendi derdime ağlarım.

Can yongam, bir ömür boyunca ne yüzün ne gülün solmasın…

Semra Şenol

Başıma Güvendim! 5

Başıma Güvendim!

Başıma Güvendim! 6

Başıma Güvendim!

Suçlayıcı sözlerinize, diken misali batan sanık gözlerinize kanmayacağım. Bir kez bile olsa bahsini açtığınız insan olmayacağıma ant içiyorum.

Kendi kanatlarımı yoğuracak uçamaz dediğiniz yüksekliklerden kanyonları ardımda bırakacağım.  Tökezledikçe kalkacağım, azmimin bir sınırı ve külfeti yok.

Yalnızlıkla terbiye edileceğimi söyleseniz de gerici düşüncelerinize prim vermeyeceğim.  Tanıdığım kadarıyla kalbim yalnızlıkla yıpranmaz.  Beni ve yüreğimi eksi çul çaputlar gibi kirletip atamazsınız.

Varlığımla ancak Yaradan’a sığır, değişmeyen ilkelerimi terennüm ederek kaçarım zihninizden.  Başına buyruk muyum?

Umarım öyleyimdir, hep kendi kelleme güvendim. Hırs uğruna yakıp kül etmedim, başıma açılan her işi her derdi alnımın akıyla alt ettim.

Düşünmekten korkmadım, sorgulamadan asla kabullenmedim.

 

 

-SEMRA ŞENOL