İlk makale ve yazarını belirlemek oldukça zordur, çünkü yazılı dilin tarih öncesi dönemlere kadar uzandığı düşünülmektedir. İlk yazılı metinler genellikle taş tabletler veya kil tabletler üzerine çizilmiş yazıtlar şeklinde ortaya çıkmış olabilir. İlk yazılı dil Sümerliler tarafından geliştirilen çivi yazısıydı ve M.Ö. 4. binyılda ortaya çıkmıştır.
Makale, genellikle modern bilimsel veya gazete yazıları için kullanılan bir terimdir. Modern anlamdaki makaleler, genellikle belirli bir konuda derinlemesine bilgi sunan, argümanlar öne süren ve kaynaklarla desteklenen yazılardır. Modern bilimsel makaleler genellikle belirli bir konudaki araştırma sonuçlarını rapor eder.
Modern bilimsel makalelerin kökeni, 17. yüzyılın başlarına kadar gitmektedir. Ancak, bilim ve felsefe alanında yazılan eserlerin bir türü olarak makalelere benzer metinler, antik çağlardan itibaren mevcuttu. Örneğin, Aristo’nun eserleri ve diğer antik filozofların yazıları, belirli konularda derinlemesine düşünce içeren yazılara örnek olarak verilebilir.
Ancak, günümüzdeki anlamdaki bilimsel makalelerin ortaya çıkması, bilimsel yöntemin gelişimi ve bilimle ilgili bilgi akışının artmasıyla daha yakın bir tarihe dayanır. Royal Society’nin 1665’te yayımlanmaya başlayan “Philosophical Transactions” adlı dergisi, bilimsel makalelerin erken örneklerinden biridir. Bu dergi, bilimsel araştırmaların yayımlanması ve paylaşılmasında önemli bir rol oynamıştır.
Türk Edebiyatında ilk makale yazarı kimdir?
Türk edebiyatında ilk makale yazarı belirlemek zor, çünkü makale türü modern anlamda yazılmaya başlandığında, Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerine rastlar. Türk edebiyatında makale türünün oluşumu, Tanzimat Dönemi ile başlamıştır.
Tanzimat Dönemi’nde, Tanzimat Fermanı’nın ilanıyla birlikte toplumda ve kültürde bir dönüşüm süreci başlamıştır. Bu dönemde, batılı tarzda eserler vermeye çalışan yazarlar, fikirlerini açıklamak, eleştiri yapmak ve toplumu aydınlatmak amacıyla makale türünü kullanmışlardır.
Ahmet Mithat Efendi, Tanzimat’ın önde gelen isimlerinden biridir ve edebiyat alanında bir dizi makale yazmıştır. “Tercüman-ı Ahvâl” adlı gazetede yazılarına yer veren Ahmet Mithat Efendi, bu dönemde makale türünün gelişimine katkıda bulunan isimlerden biridir.
Ancak, Tanzimat Dönemi öncesinde de bazı düşünce ve eleştiri içeren yazılar bulunmaktadır. Bu nedenle, Türk edebiyatında “ilk makale yazarı”nı belirlemek kesin bir şekilde mümkün değildir. Makale türü, zamanla gelişmiş ve birçok farklı yazar tarafından benimsenmiştir.
İlk makale hangi dönemde yazılmıştır?
Makale türünün kökenleri antik döneme kadar gitse de, modern anlamda bilimsel ve edebi makalelerin ortaya çıkışı genellikle 17. yüzyıla dayandırılır. Ancak, “ilk makale” terimi geniş bir kapsama sahiptir ve farklı bağlamlarda farklı anlamlar taşıyabilir.
Eğer modern bilimsel makaleleri kastediyorsak, Royal Society’nin 1665’te yayımlanmaya başladığı “Philosophical Transactions” adlı dergisi, bilimsel makalelerin erken örneklerinden biridir. Bu dergi, bilimsel araştırmaların yayımlanması ve paylaşılmasında önemli bir rol oynamıştır.
Edebi makaleler konusunda, Tanzimat Dönemi (19. yüzyılın ortaları) Türk edebiyatında makale türünün önemli bir yer edindiği bir dönemdir. Tanzimat yazarları, toplumda ve kültürde değişim çağrısı yapmak, eleştiri ve düşüncelerini paylaşmak amacıyla makaleleri kullanmışlardır. Bu dönemde Ahmet Mithat Efendi gibi yazarlar, önemli makaleler kaleme almışlardır.
Ancak, genel olarak “ilk makale”nin yazılış tarihi konusunda kesin bir bilgi vermek zordur, çünkü makale türü zaman içinde evrim geçirmiş ve farklı kültürlerde farklı zamanlarda ortaya çıkmış olabilir.