Kelime Kökeni: Arapça
– Keçeden yapılmış kumaşlar
– Yapışmak
– Kuşun göğsü üstüne çöküp yatması
Cümle içinde kullanımı: ” Deve kuşu kızgın çöl kumu üstüne lübud edip dinlenmeye başladı. “
Kelime Kökeni: Arapça
– Keçeden yapılmış kumaşlar
– Yapışmak
– Kuşun göğsü üstüne çöküp yatması
Cümle içinde kullanımı: ” Deve kuşu kızgın çöl kumu üstüne lübud edip dinlenmeye başladı. “
Kelime Kökeni: Arapça
– Giymek işi, giymek eylemi
Cümle içinde kullanımı: ” Kara peçeyi lübs edip yüzüne, günün karanlığına hüzünle çıkmışsındır.”
Kelime Kökeni: Arapça
– Öz ile, lübbe ait, içle ilgili, derunı
Cümle içinde kullanımı: ” Tükenmişlik beden değil lübbî temellere dayanır.”
Kelime Kökeni: Arapça-lubiyyat çoğul biçimi
– Oyuna özgü, oyun ile ilgili olan, oyunla alakalı
Cümle içinde kullanımı: ” Lubî hakkındaki eleştirilerinizin temsilimizin maneviyatını geliştireceğini düşünüyorum. “
Kelime Kökeni: Arapça
– Oyun unsuru, oynatılan nesne, oyuncak, oynatılan ve oynanan şey
Cümle içinde kullanımı: ” Gölge gösterilerinde kullanılan tahta lu’betlerin bir kısmı eskimiş yenilenmesi gerekiyor.”