Kelime Kökeni: Sıfat
– Çıplak
– Açık
– Nü
– Tüysüz
– Saçsız
Cümle içinde kullanımı: “Yakından gördüğünde bir cavlak kafası çipil çipil gözleri olduğunu görürsün.”
Kelime Kökeni: Sıfat
– Çıplak
– Açık
– Nü
– Tüysüz
– Saçsız
Cümle içinde kullanımı: “Yakından gördüğünde bir cavlak kafası çipil çipil gözleri olduğunu görürsün.”
Kelime Kökeni: Farsça-ad
– Çıplak
– Yalın
– Açık
– Süsüz
– Sade
– Örtüsüz
Cümle içinde kullanımı: “Salonda yer alan tüm eşyalar bürehne olarak adlandırılacak kadar süsten yoksun.”
Kelime Kökeni: Arapça
– Görünen, açık
– Aşikar
– Ortaya çıkma
– Filizlenme
– Apaçık
– Ayan beyan
Cümle içinde kullanımı:“Bâkıl gerçekleri görmek yerine yüzünüzü duvara döndüğünüz için bunca insan yoksullukla mücadele veriyor.”
Kelime Kökeni: Sıfat
– Kapalı olmayan, açılmış, kapalı karşıtı
– Engeli olmayan durum, engelsiz
– Ferah, geniş
– Soyunuk, çıplak, örtüsüz
– Kolay anlaşılan durum, vazıh, aydın
– Münhal, açık olan kadro
Cümle içinde kullanımı: “Açık dükkanlardan birinden aldığım ucuz kıyafetlerle en azından bir kaç gün idare edebilirim.”
Kelime Kökeni: Ad
– Dert, elem, keder, matem, yas, üzüntü
– Öfke, hiddet
Cümle içinde kullanımı: ” İçimi kaplayan menfur hislerin, acık duyguların tesiri altında bin kez ölümü düşündüm lakin yaşam daha tatlıydı.”
Kelime Kökeni: Farsça
– Önle ilgili, önsel, aleni, açık
Cümle içinde kullanımı: ” Edeple sınan, limmî törelere uy ki halk seni benimsesin.”
Kelime Kökeni: Arapça
– Parlayan, parıldayan (yıldız)
– Aşikar, açık, apaçık, besbelli
– Hatıra gelen, akla gelen
Cümle içinde kullanımı: “Gökyüzüne bak sevgilim, seni her özlediğimde lâ’ih yıldızlara bakacağıma söz veriyorum. “