Kelime Kökeni: Farsça
– Karıştırıcı
– Fesat, kundakçı, ara bozucu
– Dağlama yapılan alet
Cümle içinde kullanımı:” Âteş-engîz ile dağlanan yerin yüzeyine hiç dikkat ettin mi?”
Kelime Kökeni: Farsça
– Karıştırıcı
– Fesat, kundakçı, ara bozucu
– Dağlama yapılan alet
Cümle içinde kullanımı:” Âteş-engîz ile dağlanan yerin yüzeyine hiç dikkat ettin mi?”
Münafık Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, Sıfat, Eskimiştir
Nifakçı, Fesat, Müzevir, Ortalığı birbirine katan, Herkesi birbirine düşüren.
Eş anlamlısı Arabozan
Cümle İçinde Kullanımı:’ Münafık kadın, herkesin arasını bozmak için sanki yemin etmişti.’
Fettan Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, Sıfat, Eskimiştir
Hoş, Cilveli
Ara bozucu, Fesat, Ortalığı birbirine katan, Karıştırıcı
Eş anlamlısı Fitneli, Cilveli
Cümle İçinde Kullanımı:’ Onun tanıdıklarının hepsi fettandı.’
Fesat Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, Sıfat, İsimdir
Fitneci, Arabozan, Herkesi birbirine düşüren, Kötü düşünen kimse.
Eş anlamlısı Bozukluk, Hile, Kargaşalık
Cümle İçinde Kullanımı:’ Fesatlığı yüzünden arkadaşımla aramızı bozmak için elinden geleni yapıyordu’.
Habis nedir?
Kelime kökeni: Arapça eskimiş ve sıfattır.
Kötü, alçak, soysuz, kötü bir hastalık, uğursuz, un helvası, pis, hilekar, fesat.
Bağışlanan şey, mukabilinde bir ücret istenmeyen şey, parasız olarak verilen nesne.
Cümle içinde kullanımı:’Yaklaşık 3 ay önce o habise yakalandı.’