Kelime Kökeni: Ad
– Casus
– Söz taşıyan
– Dedikodu yapan kimse
– Laf taşıyan
Cümle içinde kullanımı: “Kavganın çıkmasına sebep olan aramızdaki dost bildiğimiz çaşıtlar.”
Kelime Kökeni: Ad
– Casus
– Söz taşıyan
– Dedikodu yapan kimse
– Laf taşıyan
Cümle içinde kullanımı: “Kavganın çıkmasına sebep olan aramızdaki dost bildiğimiz çaşıtlar.”
Kelime Kökeni: Arapça-çoğul biçimi cevâsîs
– Bir takım bilgileri ve esrarı gizlice öğrenip haber veren kimse
– Düşman tarafından bir devletin askeri ve siyasi gücünü öğrenmek üzere gizlice onun ülkesine veya ordusuna sokulmuş kimse
– Çaşıt
– Ajan
– Casus
– Gizlice bilgi toplayan kimse
Cümle içinde kullanımı: “Câsûs olduğundan şüphelenilen mültecinin ülkeye yasal yollardan gelmediği kanıtlandı.”
Kelime Kökeni: Farsça
– Gebe, hamile, çocuklu
– Dalkavuk, şaklaban, yağcı, yalaka
– Çaşıt, casus, ajan
Cümle içinde kullanımı: ” Her halinden âbiste olduğu belli karnı öne doğru büyümeye başlamış.”