Kelime Kökeni: Farsça-edat
– Nasıl
– Şaşkınlık belirten söz
Cümle içinde kullanımı: “Bu zulmü, bu acıyı çirâ bize reva görmüştün?”
Kelime Kökeni: Farsça-edat
– Nasıl
– Şaşkınlık belirten söz
Cümle içinde kullanımı: “Bu zulmü, bu acıyı çirâ bize reva görmüştün?”
Kelime Kökeni: Ad
– Çam ağacının sakızlı ve ateş yakmaya yarayan yağlı kısmı
– Lamba
– Reçineli ağaçların kolay yanan kısmı
Cümle içinde kullanımı: “Çıra gibi yandığımı görmüyor acı çığlıklarımı duymaktan sakınıyorsun.”
Kelime Kökeni: Farsça
– Maşa
– Çıra
– Çabuk tutuşan ağaç parçası
Cümle içinde kullanımı:” Âteş-gîre getirdik yanımızda, orman geceleri zifiri karanlıktır ışıksız geçilmez.”