Kelime Kökeni: Farsça
– Menekşe renkli
– Mor renkli
– Sema
– Gök
Cümle içinde kullanımı: “Benefşe-gûn doğacak birazdan, karanlıklar gece saklanacak ve güneş bizleri tüm nefesiyle sarıp sarmalayacak.”
Kelime Kökeni: Farsça
– Menekşe renkli
– Mor renkli
– Sema
– Gök
Cümle içinde kullanımı: “Benefşe-gûn doğacak birazdan, karanlıklar gece saklanacak ve güneş bizleri tüm nefesiyle sarıp sarmalayacak.”
Kelime Kökeni: Farsça
– Menekşe
– Güzel kokulu mor çiçek
– Viola
Cümle içinde kullanımı: “Benefşe rengi gözleri vardı her baktığımda gözüm gönlüm açılırdı.”
Kelime Kökeni: Arapça
– Menekşe
– Mor renkli güzel kokulu çiçek
Cümle içinde kullanımı: “Bahar geldi mi benefseneler açar ve ben yeniden hayatın güzelliğini içimde taşıdığım.”
Kelime Kökeni: Farsça
– Terkib-i bend tarzı şiirlerde vasıta beyti
– Bendleri birleştiren beyitler
Cümle içinde kullanımı: “Her beyitin sonunda Bendiyye adı verilen vasıta beyitleri bulunmaktadır.”
Kelime Kökeni: Farsça
– Tutsak
– Köle
– Esir
– Kul
– Bağlı
– Bağlı bulunan
Cümle içinde kullanımı: “Utanmıyordum çünkü kendi isteğimle bendîde, bir hizmetkar olmayı seçmiştim. “
Kelime Kökeni: Farsça
– Köle
– Esir
– Kul
– Tutsak
Cümle içinde kullanımı: “Uğruna bendî olan gönlümü gayrı daha fazla oyalama.”
Kelime Kökeni: Farsça
– Köle çocuğu
– Hizmetçi çocuğunu kendi çocuğu gibi sevmek
Cümle içinde kullanımı: “Selim bende-zâdem olarak benimsediğim evladımdır. “
– Bağlamak
– İliştirmek
– Kapamak
– Yazıyı kaleme almak
– Etkisi altına almak
– Bend eylemek
– Denk yapmak
Cümle içinde kullanımı: “Tamda düşerken birbirine bent edilen direkler pek sağlam görünmüyor.”
Kelime Kökeni: Ad
– Benzer
– Eş
– Müşabih
– Mümasil
– Benzeşim
Cümle içinde kullanımı: “Bendeş yaralarından mustarip farklı yolların yolcusuyduk…”
Kelime Kökeni: Farsça
– Deniz ticareti yapılan iskele merkezi
– Liman şehrinin merkezi
Cümle içinde kullanımı: “Bender-gâh da akşam üzeri buluşacağını söylemiş sonrada bir daha görünmemiş.”