Kelime Kökeni: Arapça
– Gereken biçimde, gereğince, gerektiğinden
Cümle içinde kullanımı: “Sürgün Biliktizâ’ya göre yanında sadece bavulunu alabilir, fazladan eşya götüremez. “
Kelime Kökeni: Arapça
– Gereken biçimde, gereğince, gerektiğinden
Cümle içinde kullanımı: “Sürgün Biliktizâ’ya göre yanında sadece bavulunu alabilir, fazladan eşya götüremez. “
– Adet gören kadınların kullandıkları bez
– Beşik bağı, kurdelesi
Cümle içinde kullanımı: “Eskilerden bağırdak kullanılırdı şimdi aybaşı günlerinde hijyenik pedler kullanılıyor.”
Kelime Kökeni: Arapça
– Güreşte rakibi düşürmek için kendi bacağı ile sararak alaşağı etmek
– Birini düşürmek için çekme takmak
Cümle içinde kullanımı: “Koca Yusuf, Kırkpınar güreşlerinde bağdalama hareketleriyle coşturur rakibini yerden yere çalardı. “
Kelime Kökeni: Farsça
– Düşüt, günü gelmeden düşen bebek, cenin
Cümle içinde kullanımı: “Yeni gelinleri sürekli bağan düşüyor diye boşatacaklarmış yazık zavallıya!”
Kelime Kökeni: Farsça
– Örme eylemi, dokuyan
Cümle içinde kullanımı: “Pamuktan ip yaparak geçimini bâfte’den sağlayan köylüler yazın pamuk tarlasında çalışırlar. “
Kelime Kökeni: Farsça
– Kolun iç kısmı
– Kol koyacak yeri olan geniş sandalye, koltuk
Cümle içinde kullanımı:” Kitapları şuradaki sarı bagalın üstüne bırakabilirsin taşımana gerek yok.”
Kelime Kökeni: Arapça
– İffetsizler, hayasız kadınlar, fahişeler
Cümle içinde kullanımı: “Namusunu korumayan bagâyâlara bir sormak gerekir, nasıl bu yola düştüler kim neden oldu diye.”
Kelime Kökeni: İngilizce – Sanat terimi
– Eğrisel çizgilerin kullanılarak hayvan ve bitki gibi canlı organizma formlarının dış çizgilerle oluşturulmasını karşılayan soyut sanat biçimidir.
Cümle içinde kullanımı: “Fransız heykelci Jean Arp, 20. yüzyılda Biyomorfik biçim sanat anlayışının öncüsü olarak kabul edilen eserler üretmiştir. “
Kelime Kökeni: Arapça
– Tatlı veya tuzlu durgun su, göl
Cümle içinde kullanımı: “Gittiği memleketlerde mutlaka buhayre kenarında çadır kurar. “
Kelime Kökeni: Arapça
– İlk evvela, ilk baştan
– Baştan, yeniden
Cümle içinde kullanımı: “Susma, bidayeten devam et konuşmaya.”